Öncelikle e-ticarete başlamanın genel hatlarına, zorluklarına ve maliyetine bakalım.
İlk olarak bir web sitesine ihtiyacınız var ve biraz piyasa araştırması yaptığınızda fiyatların çok yüksek olduğunu göreceksiniz. 5 bin TL, 10 bin TL, 15 bin TL hatta 100 bin TL’ye kadar artan fiyatlar var. Başlangıç seviyesi için bunlar çok büyük maliyetlerdir.
İkinci olarak daha bu maliyete gelmeden önce satabileceğiniz ürünleriniz olmalı ve dolayısıyla belirli bir stoğa sahip olmalısınız. İşin sonunu görmeden girdiğinizde bu stok maliyeti ciddi derecede sırtınıza külfet oluyor. Şöyle ki burada 50 bin TL’den başlayan ve milyonları bulan rakamlardan bahsediyoruz.
Üçüncü olarak stok yaptınız, yerinizi ayırdınız ve bir yer kiraladınız. Ama bu sefer de ürünlerinizin fotoğraflanması ve siteye yüklenmesi gerekiyor. Bu da başlı başına ve olmazsa olmaz bir masraf olarak karşımıza çıkıyor.
Dördüncü ve son olarak web sitenizin ve hesaplarınızın kurulması, profesyonelce yürütülmesi için bir dijital reklam ajansına ihtiyacınız var.
Bunların hepsi bir araya gelince web site, depo, stok alımı, ürünlerinizin fotoğraflanması, dijital ajansla çalışmak derken ciddi bir maliyet oluşacaktır. Peki size bir paket teklif sunsak ve tüm bunları 10 bin TL ile yapabileceğinizi söylesek? Gelin bu başlangıç paketinin içeriğine bakalım:
Mobil ve Masaüstü Uyumlu Web Sitesi Kurulumu
XML ile Ürün Yükleme (Ürün satışı yapmanız için XML ile satış yapan firmalardan kategorinize ürün çekerek satış yapmanız için sanal stok ayarlıyoruz)
Ana Sayfa Banner ve Slider Oluşturma
Site İçi SEO Yönetimi
Raporlama
1 Aylık Reklam Yönetimi (Facebook, Google Ads, Criteo, Insider)
Web Sitesi Panel Eğitimi
Ayrıca Paket Programa Dahil İlk Ay 2.000 TL Reklam Bütçesi Bizden Hediye 🙂
İsmini domainle beraber aldığımız, slider ve bannerlarını yaptığımız, ürünlerini yerleştirdiğimiz bir web sitesi… Siz de çok fazla sermaye harcamadan e-ticarete başlayabilir, önünüzü gördükten sonra kendi stoğunuzu yapabilir, atılımlarınızı daha sağlam gerçekleştirebilirsiniz. E-adam olarak size kısa sürede çok düşük sermayeyle e-ticarete başlama imkanı veriyoruz. Dilerseniz referanslarımızı inceleyerek karar verebilirsiniz.
Bugün sizlerle e-ticarette karınızı arttırmanın yollarını konuşacağız.
Bunlardan ilki kargo teslimatının iyileştirilmesi.
Bir e-ticaret yapmak için birçok yatırım yapıyorsunuz. Bunun için ürün alıyorsunuz. Bir depo kuruyorsunuz, personel alıyorsunuz, satış yapmak için reklam harcıyorsunuz. Tabii ki e-ticaret sitesi alıyorsunuz birçok maliyetle beraber satışınızı yapmak için harcama yapıyorsunuz. En sonunda kargonuzu müşteriye ulaştırmak için kargo firmasına teslim ediyorsunuz. Gel gelelim kargonuzun büyük bir yoğunluğu müşteriye teslim olmadan size geri geliyor geliyor. Bu da sizin karlılığınızı etkiliyor o kadar para harcayıp. Sonunda kargonuzu müşteriye ulaştıramamak tamamiyle bir hezimet oluyor sizin için.
Türkiye’de kapıda ödemeli kargoların teslimatı oranı özel günler hariç ortalama %75 oranındadır. Ancak iyi bir operasyonel süreç yaparsanız kargo teslimatınızı %95’e kadar çıkartabilirsiniz. Bu da demek oluyor ki örnek olarak bir milyon TL ciro yapıyorsanız kargo teslimatınızı iyileştirerek 200.000 TL daha ekstra ciro yapabilirsiniz. Şimdi gelelim bu karlılığı artırmak için neler yapabileceğimize. Önce kargo teslimatındaki problemleri konuşalım, sonrasında çözümlere bakalım.
Evet arkadaşlar kargo teslimatında iki ana sorun vardır. Bunlar ya müşteriden kaynaklanır ya da anlaştığınızkargo firmasının kuryesinden kaynaklanır.
Gelin önce beraber müşteri kaynaklı sorunları listeleyelim. Müşteri henüz ödemesini yapmadığı kargosunu teslim almakta nazlı davranabilir ya da çok istekli olmayabilir, o yüzden teslimat olmamasının birinci nedeni müşteri almaktan vazgeçmiştir. İkincisi, kargosu kapısına gelmemiştir. Üçüncüsü, kargosu istediği zamanda gelmeyip geç gelmiştir. Dördüncüsü de o an verdiği adres de değil, ya şehir dışındadır ya da başka bir yerdedir.
İkincisi kurye kaynaklı sorunlar. Biliyoruz ki kargo firması kargoyu teslim etse de etmese de sizden bunun ödemesini alıyor. Bu yüzden teslim etmekle alakalı çok da hevesli olmayacaklardır. Gelin beraber kurye kaynaklı sorunlara bakalım. Bunlardan birincisi dağıtıma çıkarılmayan kargolar ikincisi teslim süresi, yani dağıtım süresine yetişmeyen kargolar, bir sonraki güne ya da bir sonraki haftaya sarkan kargolar, üçüncüsü kapıya teslimat yapılmayan, AT dışı dediğimiz, müşterinin adresine gidilmeyip şubeden teslim alın denilen kargolar olabilir. Dördüncüsü de müşteriye gitmediğini tespit ettiğiniz tekrar kargo gitsin dediğiniz kargoların teslimata çıkarılmaması.
Müşteri kaynaklı oluşan sorunların çözümüne gelirsek, öncelikle müşterinizi bilgilendirin sipariş aldığınız zaman SMS, arama, mail yoluyla siparişin alındığı ne zaman kargoya teslim edileceği ve kargoya teslim edilmesi ile alakalı bilgilendirme yollayın. Bunları yapın ki müşteri kargosunu o an beklesin teslimat için hazırlık yapsın, gerekirse parasını ayarlasın, gerekirse evinde bulunsun, gerekirse o gün kargosunun geleceği saatleri beklesin. İkincisi söylediğiniz zamanda kargoya teslim edin, ne geç ne de çok erken çünkü müşteri parasını ya da verdiği adreste bulunması ile alakalı işlemi sizin ona taahhüt ettiğiniz saatlerde ayarlayacaktır ya da günler ayarlayacaktır. Üçüncüsü müşteriden kaynaklı teslim olmayan kargonuz varsa bunlar için müşterilerle iletişimde bulunun, yani kargonun teslim günü bugün diyelim ama baktınız bugün teslim olmadı, kargo şubesinden rapor istiyorsunuz. Bu rapor ile beraber önce müşteriyi arayın kargonuz neden teslim olmadı yani kargonun gelip gelmediği, müşterinin bir sıkıntısı varsa onu öğrenin ve müşterinin bu sıkıntısını çözmek için görüşün, görüştükten sonra ya müşteriyi kargo şubesine yönlendirin ya da kargo firmasının tekrar teslimat için müşteriye bilgilendirmesini yapıp kargoyu gönderin. Müşteriden kaynaklı teslim olmayan kargolarda izlenecek iki yol vardır. Bir bilgilendirme iki teslim olmayan kargolarda biraz tatlı baskı. Müşteriden kaynaklı sorunu çözmek için önce müşterinizi dinleyin. Sonra eğer müşteriden kaynaklı bir sorun değilse, müşteri sipariş vermişse ve siz göndermeden önce onay almışsanız müşteriden tatlı olarak biraz baskı yapabilirsiniz. Eğer kargo ulaşmadıysa zamanında eline, şubede bekliyorsa müşteriye şubeden alması için bir mesaj bir sesli arama yapabilirsiniz yani müşteriyi bilgilendirin.
Kurye kaynaklı sorunlara geldiğimizde kargonuz zamanında, taahhüt ettiğiniz sürede kargo firması tarafından teslim olmadı diyelim. Sizin bu kargolarla teker teker ilgilenmeniz gerekiyor. Kurye teslimata çıkarmadı diyelim, bunu tespit edip kargo şubesine ya da bölge müdürlüğüne bunu mail yoluyla ya da telefonla bildirmeniz gerekiyor ki kargo firması sizi ciddiye alsın, tekrar böyle sorunlar yaşanmaz. İkinci olarak müşteriden kaynaklı ya da kargodan kaynaklı bir sorun oldu diyelim bunun için tekrar teslimat istiyorsunuz. Tekrar teslimat istediğiniz kargonun müşteriye gidip gitmediğini kesinlikle kontrol edin. Kontrol ettikten sonra eğer gitmediyse kesinlikle kargo firmanızla baskı yapmanız gerekiyor. Yani siz işin ciddiyetini kargo firmasına gösterirseniz kargo firması da sizi ciddiye alacaktır.
Yani son olarak söyleyeceğim şudur, e-ticaret operasyon sürecinde karlılığınızı etkileyen en önemli faktörlerden bir tanesi e-ticarette kargo teslimatıdır. Düşünsenize bir milyon ciro yapıyorsunuz. Kargo teslimatınızı iyileştirirseniz artı 200 bin TL daha ciro elde edebiliyorsunuz. Bu çok çok büyük bir rakamdır. E-ticarette kargo teslimatının iyileştirilmesinde kargonuzu çocuğunuz gibi görmeniz gerekiyor.
Müşteri teslim alana kadar o çocuğun başına gelecek her şeyden siz sorumlusunuz. O nedenle madem bu çocuğu doğurduk diyelim, müşteriye teslim edene kadar biz sorumluyuz. O yüzden müşteriden kaynaklı da olsa kargo firmasından kaynaklı da olsa bunların hepsi bizim kontrolümüz altında olması gerekiyor. Son olarak diyebileceğim bunlar.
Kargo iyileştirmesinde yapabileceğiniz şeyleri anlatayım. Şu an size teorik bilgiler verdim. Peki bundan sonraki süreçlerde neler yapabilirsiniz? İlk olarak göndermeden önce onay alın, müşteri kargoyu istiyor mu istemiyor mu ya da müşterinin verdiği numara doğru mu değil mi? Bunlar için akıllı santral sistemleri var satış sizin sisteminize düştüğü an itibarıyla müşteriyi otomatik bir santral arıyor, müşteri onay verirse 1’i tuşluyor. Otomatik sizin sisteminize de sipariş onaylandı olarak dönüyor. Bu sistemlerden bir tanesi ya da e-ticaret sistemlerinde SMS ile doğrulama sistemleri var. Müşteri sipariş oluşturduğu an itibarıyla SMS gidiyor, doğrulama kodunu siparişe girdiği an itibarıyla karşı tarafta kullanıcının gerçek bir kullanıcı mı gerçek olmayan bir kullanıcı mı olduğunu tespit edebiliyorsunuz. İlk olarak onay alın, ikinci olarak onay aldığınızda artık telefon numarası karşıdaki bir kişiye ait ve bu telefona cevap veriyor. Teslim olmadığı an itibarıyla önce şunu yapabilirsiniz, bazı akıllı yazılımlar var bunları bizzat da geliştirdik. Bu yazılım ne yapıyor? Teslim süresi üzerinden 1 gün geçen kargoları otomatik arıyor. Diyor ki, Merhaba Ahmet Bey kargonuz şu X firmanın şu şubesindedir. Size getirdik ancak ulaşamadık, lütfen kargonuzu şubeden alın. Telefonu açmazsa müşteriye bilgilendirme SMS’i atıyor. Bunlar otomatik programlar. Yani müşteri evine geldi, bunun haberi olmadığı gibi dertlerinden kurtulup teslim olmayan kargo oranını müşteriden kaynaklı değilse, müşterinin şubeye gidip teslim alması için bilgilendiriyoruz. Bu da ikinci bir yöntem üç yöntem de müşteriden ya da kuryeden kaynaklı Bir sorun varsa müşteriyi dinleyerek kuryeye manuel baskı yaparak, arama ile mail ile kargo firmasına baskı yaparak tekrar teslimatı zorluyorsunuz. Bunlar üç tane yapabileceğiniz sistem. Sizin kargo teslimatınızdaki başarınız, sizin kargo şubesi ile ve kargolarınızla ilgilenmenize bağlı, o yüzden ciddi olarak bu iş için bir personel koymalısınız ve ciddi olarak bu işin peşinden koşmalısınız. Çünkü kargo tarafında kaybedilen paralar, ufak paralar değil. Unutmayalım ki iyi yönetilen bir e-ticaret kargo operasyonu teslimat oranı %95’dir.
Kartlılığınızı arttırmanın yollarını öğrenmek için bizi takip etmeye devam edin! 🙂
Facebook kataloğu: Sitenizdeki tüm ürünlerin, fiyatlarının, renk varyasyonlarının, ürün ID’lerinin bulunduğu bir feed yapısıdır. Real dünyada düşünecek olursak Facebook kataloğu ile yeniden pazarlama reklamları oluşturup hangi müşterinin hangi ürünle etkileşime geçtiğini bilerek doğru müşteriye doğru varyasyonlarda reklamlar hazırlayabilirsiniz. Diğer türlü oluşturduğunuz reklamlarda siteye giren herhangi bir müşteriye herhangi bir ürünü gösterirsiniz. Fakat katalog reklamlarında müşterinin direkt etkileşime geçtiği ürünü gösterdiğiniz için dönüşümler çok daha iyi olur. Facebook reklamlarında katalog oluşturmanın bize sağladığı avantajlar nelerdir?
Biz ROI (Return on Invesment/Yatırım Geri Dönüşümü) oranında 1/10, 1/20, 1/30,1/50 gibi rakamlar almak istiyorsak yeniden pazarlama reklamları kullanmak zorundayız. Yeniden pazarlama reklamları kurmak için de ürün kataloguna ihtiyacımız var. Katalog ve piksel beraber çalışan iki arkadaş gibidir. Piksel sitedeki bütün olayları toplar, katalog ise müşteri hangi üründe gezdiyse veya hangi ürünü göstermek isterseniz ürün kataloğundan o ürünü alır gösterir. Buradaki asıl amacımız etkileşime geçen müşterimiz hangi ürünü incelediyse ya da ona benzer ürünleri farklı stratejilerde o müşteriye reklamlar yayımlamak ve çok daha iyi dönüşümler almaktır.
Ürününüz hangi kategoriye uyum sağlıyorsa o kategoriyi seçiniz. Eğer ki emlak sektöründeyseniz emlak kategorisini seçmeniz gerekmektedir.
İleri dedikten sonra ‘’Ürün Bilgisini Yükle’’ve ‘’E- Ticaret Platformu Bağla’’ bölümüyle karşılaşacağız. Burada eğer ki Facebook’un Opencart, WooCommerce gibi anlaşmalı olduğu platformlarla çalışıyorsanız E-Ticaret Platformu Bağla seçeneğini seçip, kataloğumuzu otomatik olarak yükleyebilirsiniz. Bu platformlara sahip değilseniz ‘’Ürün Bilgisini Yükle’’ kısmını seçmeniz gerekecektir.
Daha sonra ‘’Bu kataloğun sahibi kim’’ bölümünü kendi Facebook Business Manager adınızı girebilir, kataloğunuzu isimlendirip, ilerleyebilirsiniz. Böylelikle kataloğumuzun ana şemasını oluşturmuş olacağız. Bundan sonraki kısmı şu şekilde hayal edebiliriz; ürünleriniz var ve depoya bu ürünleri yerleştirmemiz gerekiyor. Depoyu kiraladınız raflarını yerleştirdiniz fakat içinde ürünleriniz yok. Şu an için depomuzu kurduk ve oluşturduk daha sonra ürünleri ekleyeceğiz.
Kullanım koşullarına geldiğimizde oluşturulan reklamları nerelerde kullanabiliriz bunları belirlememiz gerekmektedir.Kataloğumuzu dinamik reklamlar, Instagram’da alışveriş, Facebook sayfa mağazası ve trafiği arttıracak reklamlar alanlarından bize en uygun reklam alanını seçerek kullanabiliriz.
Tanılar kısmında kataloğumuzla ilgili herhangi bir sorun varsa bu sorunları görebilir ve çözüm önerilerini izleyerek problemi kolaylıkla çözebiliriz. Ürünler kısmında kataloğa eklediğimiz ürünler nelerdir bunları görebiliriz, ürün seti kısmında ise kataloğumuza eklediğimiz ürünleri isteğimize göre gruplandırıp sadece o grubun reklamlarda çıkmasını sağlayabiliriz.
Şablon oluşturulduktan sonra ‘’Ürün Veri Kaynakları’’ kısmından ürünleri eklemeye başlayabiliriz. ‘’Ürün Ekle’’ butonuna tıkladıktan sonra bir veri dosyası yükleyeceğimiz için ‘’Veri Akışlarını Kullanın’’ kısmını seçip devam edebiliriz, Veri kaynağı adını belirleyip, varsayılan para birimi kısmını kataloğunuzdaki para birimine veya pixelinizin para birimine göre seçmeniz daha uygun olacaktır.
Seçimleri yaptıktan sonra sürekli olarak ürün güncellemelerinde bulanacağımız için ‘’otomatik dosya yükleme planı belirle’’ seçimini yapmak doğru olacaktır. Veri akışı internet adresi kısmına sitemizin altyapısından çektiğimiz URL adresini kopyalıyoruz. Kullanıcı adı ve şifresini de girdikten sonra satışlarınızın yoğunluğuna göre bir otomatik yükleme planı oluşturabilirsiniz. Eğer günde çok fazla satış yapan bir siteniz varsa saatlik xml ürün güncellemesi, daha az satış yapan bir siteniz varsa günlük veya haftalık xml ürün güncellemesi yapmanız doğru olacaktır. Web sitenizin trafik yoğunluğu çok fazla ise sitenizin hızını düşürmemek için başlangıç ayarlarını ve tekrar süresini kullanarak bu işlemi gece gerçekleştirmenizi önermekteyiz. Ayarlarımızı da yaptıktan sonra ‘’Yüklemeye Başla’’ butonu ile ürünlerimizi çekmeye başlayabiliriz.
Ayarlar bölümünde kataloğunuz ile ilgili değişiklikleri gerçekleştirebilirsiniz. Business Manager hesabınızı burada seçip, ‘’Olay Kaynakları’’ bölümünde ‘’Takip Özelliğine Bağlan’’ butonu ile müşterilerinizden alınacak verileri size sunacak pixeli aktif edebilirsiniz.
‘’Görsel Kırpma’’ bölümünde müşterileriniz için oluşturacağınız katalog reklamlarındaki otomatik oluşacak ürün görsellerinin reklamlarda nasıl görünmesi gerektiğini ayarlayabilirsiniz.
Varsayılan ülke ve dil ayarlamalarını yine ayarlar bölümünden yapabilmektesiniz. İşletmenizin Instagram profilini de burada kataloğunuza bağlama işlemini gerçekleştirebilirsiniz.
Bütün işlemleri gerçekleştirdikten sonra ‘’Olay Veri Kaynakları’’ bölümünden kataloğun sorunsuz bir şekilde yüklenip yüklenmediğini teyit edebilmekteyiz. Buradaki Tanılar kısmında kataloğumuzda çıkan sorunları tespit edebilmekteyiz. Eğer ki kırmızı bir hata alıyorsak yüklediğimiz katalog yeniden pazarlama reklamlarında kullanılamayacaktır. O yüzden buradaki tanıları dikkate alıp çözmemiz gerekmektedir.
Kısacası katalog reklamları size çok iyi dönüşümler kazandıracak reklamlardır ve iyi tasarlanması gerekmektedir.
Eğer ki bir reklam hesabı yönetiyorsanız katalog reklamlarından kesinlikle yararlanmalısınız.
Facebook reklamlarıyla ilgili merak ettiğiniz bilgilere buradan erişebilirsiniz! 🙂
E-ticaret danışmanlığının tek bir amacı vardır: satışlarınızı arttırmak. Bunun için faaliyetlerini iki ana kola böler.
1. Satışlarınızı arttırmaya yönelik engelleri tespit etmek.
2. Satışlarınızı arttırmak için pazarlama faaliyetlerini yönetmek.
Öncelikle firmanıza göre kreatif çözümler üreterek düşük maliyette masraflarınızı minimalize edecek şekilde çözüm üretir. E-ticaret danışmanı, e-ticaret operasyonel süreçlerinde tüm sorunlara çözüm bulmaya çalışır. Bunlar;
Web Sitesi Danışmanlığı
Müşteri Deneyimleri Danışmanlığı
Operasyonel Çözümler ve Maliyet Düşürme Danışmanlığı
Kargo Teslimat İyileştirme Danışmanlığı
Müşteri Hizmetleri Akıllı Santral Onay CRM Sistemleri Danışmanlığı
Müşteri Memnuniyeti Danışmanlığı
Site Dışı Sipariş Alma Mecralarının Kontrol ve Raporlama Danışmanlığı
Operasyon Maliyetlerini ve Personel Maliyetleri Düşürme Danışmanlığı
Marka Konumlandırma Danışmanlığı
Müşteri ile Bağ Kurma Danışmanlığı
Marka Bilinirliği Danışmanlığı
Firmalarla Entegrasyon Danışmanlığı
Fotoğraf ve Çekim Danışmanlığı
Doğru Ürün Doğru Fiyat Danışmanlığı
Akıllı Depo Danışmanlığı
Başarılı bir e-ticaret firmasında en önemli başlangıç yukarıda sıraladığımız sistemlerdir. Eğer bunlardan eksik bir şeyler yapıyorsanız karınızdan zarar ediyorsunuz ya da çok satış yapsanız da gün sonunda ve ay sonunda ciddi zarara uğrayacaksınız. E-ticaret danışmanınız operasyonel tarafta sizi yönlendirmesini dikkate alın ve uygulayın. Firmanızda her şey tamam ise artık sırada e-ticaret danışmanın en çok sevdiği bölüm olan dijital reklam yönetimiyle satış arttırma bölümüne geçebiliriz. E-ticaret danışmanı dijital reklamlarınızı nerede ve nasıl yönetir? Bunlar;
Facebook Instagram Business Yönetimi
Google Ads Yönetimi
Data Marketing
Criteo Yönetimi
Insider Yönetimi
Sms Marketing
SEO
Push Notifications
Influencer Çalışmaları
Televizyon & Radyo Reklamları olmak üzere sizi dijital platformda temsil eder ve az reklam harcaması ile çok dönüşüm getirmeye çalışır.
Dijital reklam aslında bir futbol maçına benzer. Tek bir reklam mecrasını kullanarak çok fazla efor sarf edersiniz ve reklam harcarsınız. Bir maçta bir kişinin topu kaleden alıp gol atması gibi. Siz bir reklam mecrasını kullanırsınız hepsi birbiriyle paslaşarak, efor harcayarak ve reklam bütçelerini kullanarak en sonunda golü atarsınız. Bu saydığımız maddeleri bir kişinin yapması mümkün değildir. O nedenle e-ticaret yapmaya çalışan firmaların profesyonel destek alması gerekmektedir.
E-ticaretle ilgili diğer içeriklerimize buradan ulaşabilirsiniz.
Google verilerine göre web sitesindeki her bir saniyelik gecikme cironuzu %20 azaltıyor. Web sitenizin hızını optimize ederek ciro artışını rahatlıkla sağlayabiliriz. Google verilerine göre tavsiye edilen yüklenme hızı 3 ile 4 saniye arasındadır. Her bir saniyelik gecikme cironuzu azaltıyor. Peki web site hızını nasıl optimize ederiz ?
1.İyi Bir Server Kiralayın
Server: Web sitesindeki dosyaların, her türlü bilginin kaydedildiği bir mecradır. Giren insan sayısına göre, yüklediğiniz veriye göre serverinizin bu verileri kaldırıyor olması lazım. Hangi e-ticaret altyapı sağlayıcısı ile çalışıyorsanız size doğru bilgiyi verecektir.
2.Ön Bellek/ Cashe Sisteminizi Aktif Edin
Ön bellek/cashe sistemi : Web sitenize giren bir kullanıcının sitenize girdiği andan itibaren tüm bilgiyi tekrar çerezlerden çekmesini sağlayan, tekrar indirmesine engel olan iyi bir sistemdir. Daha fazla kullanıcı girdikçe serverinizi yormayan, kullanıcıların sayfalar gezindiği sürece tekrar sizin serverinizdan değil de çerezlerinizden verileri çekmesini sağlayan bir sistemdir.
CDN Kullanın
CDN: Server’ınızın yanında fotoğrafların ve benzeri büyük dosyaların tutunduğu bir mecradır. CDN’le beraber daha büyük bir servere geçmek yerine fotoğrafları CDN’le depolayarak serverinizdeki yükü hafifletip web sitenizin hızını arttırabilirsiniz.
4.Görselleri Optimize Edin
Görsellerin boyutlarını web sitenize göre düzenleyin. Web sitenize yükleyeceğiniz görsellerin boyutları herhangi bir fotoğrafta 100 KB’ı geçmemesi gerekiyor. Ana sayfa bannerların 50 ile 150 KB, sliderların maksimum 250 KB geçmemesi gerekiyor. Bir sayfada kullanıcı ne kadar fazla MB indirmeye çalışırsa o kadar web sitesi yavaş açılacaktır. Bu nedenle gereksiz MB’dan uzaklaşın, web sitenizdeki dosyaları küçültün ve sitenin yüklenme hızını arttırın. Ana sayfanızın toplam boyutu 8-9 MB’i geçmesin, geçerse Google’ın size verdiği puanlar düşer o yüzden ana sayfanızın boyutunu küçük tutun.
5.Html Css Gibi Kodları Düzenleyin
Açılmayı engelleyecek kodlar varsa bunları kısaltın veya kaldırın. Altyapı sağlayacağınız bu durumla ilgilenecektir. Bunu Google Chrome’da sağ tıklayıp incele dedikten sonra sağ üst tarafta network kısmından hangi kodun, hangi fotoğrafın web sitenizde açılma hızını kaç saniyede etkilediğini görebilirsiniz. Burada web sitenizi yavaşlatan fotoğrafları küçültebilir ya da kodları alt yapı sağlayıcınıza gönderebilirsiniz. Bunları yaptıktan sonra web site hızınızın iyi olup olmadığını test etmek için en güvenilir mecra Google Pagespeed’dir.
Google Pagespeed: Web sitenizin URL adresini yazarak hızınızı etkileyen faktörleri görebilirsiniz. Bunlar size sayısal olarak geri dönen bilgilerdir. Bir de müşteri deneyimlerini test etmeniz lazım. Web sitenizde Google Analytics kodlarını yerleştirerek sitenizde müşterilerinizin yaptığı tüm hareketleri izleyebilirsiniz. Sitenizin açılma hızı kaç saniyedir, Türkiye ortalamasında kaç saniyedir, hangi cihazlarda kaç saniyede açılıyor, hangi tarayıcılarda kaç saniyede açılıyor görebilirsiniz. Ayrıca sayfa bazlı da tüm sayfanızın Türkiye ortalamasında kaç saniyede açıldığına bakarak kullanıcı tarafından gelen verileri kaydederek hataları görüp çözebilirsiniz. Diğer tespit aracı Yandex Metrica’dır.
Yandex Metrica : Görsel bir araçtır. Yandex Metrica kodlarını web sitenize ekleyerek sitenizde gezinen kullanıcıların hangi sayfada takılma yaptığını görebilir, ekran videolarını izleyerek inceleyebilirsiniz. Yukarıda bahsettiğimiz yöntemlerle web sitenizi hızlandırın cironuzu arttırın.
Güncel içerikler için bizi takip etmeye devam edin! 🙂
İlk olarak sizinle Türkiye’deki e-ticaret ne durumda onu inceleyelim. TÜSİAD verilerine göre 2017’de e–ticaret %37 oranında artış göstererek 42,2 Milyar TL harcamaya ulaştı. Bu oran 2018’de %42 oranında artış yaparak 59,9 Milyar TL oranına ulaştı. Önümüzdeki günlerde daha da artış yapacağı düşünülüyor. 2014 ve 2018 seneleri arasında ortalamaya vurduğunuz zaman her sene bir diğer seneye göre %33 oranında artış göstermekte. Gelin birlikte yurtdışında gelişmiş ülkelerde bu durum nasıl artış göstermekte onu inceleyelim. E-ticaret hacminin perakende hacmine oranı şuan %11,1 oranına kadar ulaşmış durumda. Bu oran Türkiye’de sadece %5,3 civarında. İlerleyen zamanlarda görülüyor ki e-ticaret Türkiye’de bu oranlara yetişeceğe benziyor. Bu yüzden e-ticaret karlı bir yatırımdır. Şimdi e–ticarete başlarken dikkat etmemiz gereken 2 altın kuralar geçelim:
İyi bir web sitesi
Satılabilir ürün
Bunlarda kendi içinde alt başlıklara ayrılır;
İyi Bir Web Sitesi
Hızlı : Öncelikle sitenizin hızlı olması lazım. Google’ın yeni paylaştığı makaleye göre web sitesindeki bir saniyelik gecikme sizin alışveriş dönüşümlerinizi %20 oranında azaltmaktadır. Google’ın tavsiye ettiği ortalama site açılmaz hızı her sayfada 3-4 saniye oranında olmak zorunda. O yüzden diyoruz ki iyi bir e–ticaret sitesinin olmazsa olmazı hızlı açılabilmesi.
Müşteri Deneyimi : Müşterinin kolay bir şekilde web sitesinde alışveriş yapabileceği, kısa adımlarla alışverişi tamamlayabileceği ve kullanılabilir bir web sitesi olması.
Uygunluk: Tüm cihazlarda tüm ekran çözünürlüklerine uygun web sitesinin aynı açılması gerekiyor.
Entegrasyon : 3. şahıs firmalarla entegrasyonun kolay yapılabilir olması gerekiyor. Bunlar kargo, muhasebe, santral, SMS gibi entegrasyonlardır. Daha önce kullandığınız yazılım entegrasyon yaptıysa zor durumda kalmazsınız.
Satılabilir Ürün
İyi Fiyat: İnternetteki müşteriler tüm ürünleri araştırma yaparak fiyatını kalitesine göre inceliyorlar. Koyduğunuz ürünün piyasa şartlarına göre fiyat uygunluğu gerekiyor.
İyi Çekim : Müşterinin alışveriş yaparken ürünü kolay tanıyabileceği şekilde iyi çekmeniz gerekiyor. Hatta son zamanlarda fotoğraflar öyle bir boyuta taşındaki ürünleri konsept çekimlerle daha satılabilir hale getirdiler.
İyi Açıklama: Ürünün kumaş bileşenleri, ölçüleri, yıkama koşullarını açıklamak gerekiyor. Müşterinin fotoğraftan aldığı hazzı kumaşını fark edemiyorlarsa ürünün açıklamasına bakıp bilgileniyorlar. Ürün açıklamasını doğru ve net şekilde yazmanız gerekiyor.
E-ticaretle ilgili diğer içeriklerimizi buradan inceleyebilirsiniz.
Yaklaşık 7 yıldır dijital reklam yönetimi tecrübemizin son 2 yılında 20 Milyon TL reklam bütçesi harcadık. Harcadığımız bu reklam bütçesinde günlük 100 TL reklam veren firmalarımız da vardı, günlük 50.000 TL reklam veren firmalarımız da vardı. Son iki yılda harcadığımız 20 Milyon TL’yi hangi reklam mecralarında değerlendirdik, en iyi dönüşüm, trafik, erişim reklamlarını ve dönüşümlerini nereden aldık inceleyelim. Tam on bir farklı reklam mecrasını kullandık. Bunlar:
Sosyal Medya Reklamları
Google Ads Reklamları
Criteo Reklamları
Insıder Reklamları
Sms Marketing
Push Notifications Reklamı
Uygulama Reklamları
E-mail Marketing
TV Reklamları
Radyo Reklamlar
Youtube Reklamları
Siz de markanıza en uygun mecralarla daha iyi dönüşümler elde etmek istiyorsanız hemen bizimle iletişime geçebilirsiniz! 🙂
Sektöre yeni giren bir firmasınız ve şu soruyu soruyorsunuz: Google’a reklam vermek zorundayım? Bir e-ticaret sitesinin bel kemiği olan reklam mecralarından Google Adwords’ü birlikte inceleyelim.
Google’da var olmak sizin e-ticaret sitenizin var olduğunu tüm dünyaya göstermek demektir. Bunun için potansiyel müşterilerinize Google üzerinden reklam vererek ulaşabileceksiniz.
Reklam vermeyi şu şekilde açıklayabiliriz: E-ticaret siteniz var dijital dünyada varsınız ama müşterilerinize ulaşamıyorsunuz. Bu şuna benzer; sıfır araba aldınız her şeyi mükemmel fakat yakıtı yok, yakıt olmadığı zaman bir yere varamıyorsunuz. E-ticaret sitesi ile reklam arasındaki ilişkide bu şekildedir. E-ticaret sitenizi kurdunuz, grafikleriniz güzel, her şey tamam, satış yapabilirsiniz, ciro çekmeniz gerekiyor ama yakıt olmadan yani reklam olmadan bunu yapamıyorsunuz…
Reklam aynı arabanın yakıtı gibi e-ticaret sitesinde de aynı işlemi görüyor. E-ticaret sitenizi kurdunuz nasıl reklam vereceğinizi bilmiyorsanız, bunu en iyi şekilde nasıl sağlarız sonraki yazılarımızda bahsedeceğiz.
E-ticaret şirketleri için en önemli konulardan biri de şüphesiz SEO (Search Engine Optimization), Türkçe adıyla arama motoru optimizasyonudur. SEO çalışmaları Google arama motoru tarafında e-ticaret sitelerine oldukça büyük avantaj sağlar.
Bir E-Ticaret sitesi için SEO çalışması yapıyorsanız ilk işiniz temel nitelikleri göz önünde bulundurarak belirli hatalardan kaçınmak olmalıdır.
İşte bu hatalardan bazıları:
Kötü Ve Kopya Ürün Açıklamaları
E-ticaret sitelerinin en çok sorun yaşadıkları alanlardan biri de ürün açıklamaları. Kaliteli, özgün ve kullanıcı deneyimine yönelik hazırlanmayan ürün açıklamaları, sitelerin SEO performansını düşürür.
Arama Sonuçlarıyla Uyumsuz Ürün Başlığı Kullanma
Ürün isimlerinizi kullanırken, tüketicilerin arayabileceği tarzda başlıklar seçmekte fayda var. Ürünün tam adı, ürün kodu ya da model numarası gibi detaylar kullanmanız SEO açısından sorun yaşatabilir.
Düşük Performans Gösteren İçerik Sayfalarının Fazlalığı
Sitenizde yer alan ek içeriklerin ekstra arama motoru trafiği sunması sonuç almak için çaba gösterilen en önemli stratejilerden birisidir. Güçlü bir içerik pazarlama stratejisi uygulayarak sitenizin sahip olduğu arama motoru trafiğini uzun vadede olabildiğince yükseltebilirsiniz.
Ürün Sayfalarını Anahtar Kelimelere Boğmak
Çok aranan anahtar kelimelere odaklanarak, ürün açıklamalarında da devamlı olarak bu anahtar kelimeleri kullanmanız SEO performansınızı olumsuz etkileyecek. Sadece anahtar kelimelere odaklanmak ve sadece Google’a yönelik bir içerik hazırlamak sitenize zarar verir.
Kötü Dahili Link Yapısı
E-Ticaret sitelerinde genellikle epey fazla ürün olmaktadır. Bu nedenle sitede yer alan linkleri kullanarak belirli bir sayfaya ulaşabilmek her zaman mümkün olmamaktadır. Bu durum kullanıcıların sitede gezinme deneyimlerini etkileyecek olsa bile aynı zamanda PageRank değerinin sayfalar arası akışını güçleştirecek bir durumdur. PageRank değerinin sayfalar arası akışında sorun yaşandığında ise arama motorlarında iyi bir sıralamaya sahip olmasını istediğiniz sayfalar otorite sorunu yaşayabilecektir.
Görsel alt metinlerini kullanmamak
Site içinde kullandığınız ürün görsellerinde alt metin kullanmamak da SEO performansınızı kötü etkileyecektir. Ürünle ilgili kısa bir açıklama metnini görsel açıklamalarında da kullanmanız gerekiyor.